Doğaçlama, birbirinin boşluklarını doldurmak, birbirine göz kulak olmak, müzikte uyumu mümkün olduğunca vurgulamak, 'gürültü''yü 'müzik' olarak yeniden organize etmek.
DevamıConstantinople 1910. The streets are overrun with stray dogs.
Devamı2019 yazında deneyimledikten sonra “Anhedonia” yazdım, ardından şarkıyı bir kenara koydum ve Kuzey Amerika turneme devam ettim. COVID -19 ile 2020′ de
DevamıHem mantra, hem ferman hem kınama. Sağcı metal punk istemiyoruz
DevamıJens Bjørneboe, unutulmuş, belki de hiç belirmemiş biri. Kötülük sorunu üzerine gitmiş hayatı boyunca. Sorununu edebi yapıyı bozma sorunu haline getirme cüretini
DevamıFransa'da sovyet denemesi, değişen isimler, sokak levhaları ve esnafın kolayı tercihi.
Devamı"Flannery O'Connor'a katılıyorum. Sabahları üç saatini yazı yazarak geçirirse günün geri kalanını bunu atlatarak geçirmek zorundaydı."
The Moviegoer/Sinema Kuşu yazarı Walker Percy'ye bağlanıyoruz,
Devamı“The concept of something undiscovered out there in vast emptiness is pretty much always present.”
DevamıOyunun sonu ama toplum için umut anlamına gelen bir harf.
DevamıThe Transcendentalists were sufficiently close, both geographically and philosophically, to the anesthetic revolution that their recordings of their encounters and experiments are
Devamı