[Levent Şentürk] Kara Grotesk: Jan Švankmajer

Bu kitap, Švankmajer’in imge dünyasına yönelik bireysel susuzluğumun bir sonucu olarak ortaya çıktı, diyor Levent Şentürk. Şentürk’ün bu nevi şahsına münhasır metni, gerçeküstücülüğün puslu Çek koluna uzanıp, oranın usta imge büyücüsünün dünyasında eşine zor rastlanır bir yolculuk sunuyor. İçinden: Švankmajer’in filmleri üzerine radikal bir okuma metni. Švankmajer sinemasında nesneler canlanıp kendilerini gözümüzün önünde var ederken, görsel düzlemdeki kusursuz işleyişe karşılık sessel olarak da kusursuz bir işleyiş vardır. Švankmajer sesler konusunda asla açık vermez; son derece rasyonel bir biçimde, jestlerin tamamı için öngörülmüş, işlenmiş ve seçilmiş bir ses topoğrafyası kurar. Yönetmen, edimleri oluşturan sıradan ayrıntıları analiz edip yorumlarken sessiz bir film değil, dile ve konuşmaya
Eylül '15

Kara Grotesk 2Bu kitap, Švankmajer’in imge dünyasına yönelik bireysel susuzluğumun bir sonucu olarak ortaya çıktı, diyor Levent Şentürk. Şentürk’ün bu nevi şahsına münhasır metni,
gerçeküstücülüğün puslu Çek koluna uzanıp, oranın usta imge büyücüsünün dünyasında eşine zor rastlanır bir yolculuk sunuyor.
İçinden:
Švankmajer’in filmleri üzerine radikal bir okuma metni. Švankmajer sinemasında nesneler canlanıp kendilerini gözümüzün önünde var ederken, görsel düzlemdeki kusursuz işleyişe karşılık sessel olarak da kusursuz bir işleyiş vardır. Švankmajer sesler konusunda asla açık
vermez; son derece rasyonel bir biçimde, jestlerin tamamı için öngörülmüş, işlenmiş ve
seçilmiş bir ses topoğrafyası kurar. Yönetmen, edimleri oluşturan sıradan ayrıntıları analiz
edip yorumlarken sessiz bir film değil, dile ve konuşmaya yer bırakmayacak dolulukta sözsüz
bir film kurar. Nesnelerin canlanıp kendi hikâyelerini anlatmalarını sağlayan, gerçekçilik
etkisini katlayarak çoğaltan, bu ses evrenidir. Sesler, Švankmajer’in imgelerinin dokunsallık
temelinde geliştiği gibi gelişir. ✪

Önceki

Engelbert Kievernagel – Reinhard’a mektuplar

Sonraki

[Gökçe Bezirgan] “Deliliğin özü özgürlük, kökeni ölümsüzlük”