Doğada her zaman bir karşıtlık mevcut olduğu inancına sahibimdir. Gecenin gündüzle, iyinin kötüyle, erkeğin kadınla bir karşıt olduğuna ve karşıtların birbirini tamamlayıp, bütünleştirdiğine inanırım.
Hıristiyanlık inancında azizlerin ayrı bir yeri vardır. Her tür insanın ve dileğin bir azizi bulunur. Şimdilerde Amerika’da Vatikan’ın kabul etmediği bir azize yönelik ilgi her geçen gün büyüyor. Meksika’da 1909 yılında öldürüldüğü bilinen Jesus Malverde.
Hakkında kesin bilinen tek bilgi bu. Kimileri polisin onu bir çarpışmada öldürdüğünü anlatıyor, kimileri yakalanıp asıldığını. Bazıları da yakın bir arkadaşının onu ödül için ihbar ettiğine inanıyor.
Sonuçta öldürülen Malverde’nin efsanesi o günden sonra yayılmaya başlıyor. Bölgesinde bir suçlu olduğu, uyuşturucu trafiğini yönettiğini söyleyenler var. Malverde’nin öldürülmesini izleyen yıllarda yasadışı işlerle ilgilenenler uğraşanlar ondan yardım istemeye başlamışlar. Bir nevi türbe görevi görmeye başlamış mezarı. Kısa sürede de ünü oldukça yayılmış.
Kanadalı sosyolog James H. Creechan, Malverde efsanesi için “Uyuşturucu kaçakçıları yanlarında adaklarla onun mezarına gidip yardımlarını istiyorlar. Sonra da büyük arabalar ve ceplerinde paralarla teşekkür etmek için bir daha geliyorlar” diyor.
O bir aziz olmuş, tabii yasadışı işlerle uğraşanlar için. Çete üyeleri, uyuşturucu kaçakçıları ondan sürekli yardım dilemeye başlamış. Meksikalıların ABD’ye göç etmeye başlamasıyla birlikte Malverde’nin figürü özellikle Güney kesimlerde görünmeye başlamış. İlk başlarda evlerin duvarında ve kimi zamanda t-shirtlerde gördükleri bu adamın kim olduğunu anlayamamış Amerikalılar.
Oysa kaçak göçmen olarak sınırı geçmeye çalışanlar bile önce Malverde’ye dua ediyorlarmış. Sonuçta Malverde’nin etkisi gittikçe büyümüş. Hakkında oyunlar ve şarkılar yazılmış.
Malverde’nin aziz statüsü o kadar büyümüş ki beş yıl önce Los Angeles’de mistik eşyalar satmak amacıyla açılan “Indio” mağazasında hiç Malverde figürü satılmazken şu an sadece ona ait eşyalar satılıyor.
Yasadışı işlerle uğraşanlar üzerlerinde mutlaka Malverde’ye ait bir eşya taşımaya başlamışlar. Kimileri ceketlerinin arkasına resmini baskısını yaptırırken, kimileri dövmesini yaptırmış koluna. Polisler de artık bu değişik azizden yararlanmaya başlamışlar. Onlarda Malverde’nin figürünün bulunduğu kişilere potansiyel şüpheli olarak baktıklarını açıklıyorlar.
Şu sıralar Malverde eşyaları yapanlar İtalya’dan sipariş aldıklarını ve bunun Mafya tarafından istendiğine emin olduklarını söylüyorlar. Doğru mu bilinmez ama Malverde adına çıkarılan biralar suçlular arasında kutsal su gibi görülüp, sürekli tüketiliyor. ✪