Feminist yazar gerçekten kadın haklarına önem veriyor muydu?
Anadolu’daki şekliyle olmasa da, İngiltere’de, 20.yy’da kadın hizmetçiler önemli bir işkolunu oluşturuyordu. Aynı dönemde Osmanlı’da, hizmetçi değil de, evde kalıp “yardımcı” olan kadın şeklinde vuku bulan hadise, İngiltere’de bildiğimiz hizmetçilik şeklindeydi.
Bir hizmetçinizin olması için üst sınıfa ait olmanıza da gerek yoktu. Herhangi bir orta sınıf kadının, en az bir tane kadın hizmetçisi oluyordu. Dönemin geleneğine göre, evin hanımının emir verme yetkisinde olduğu evlerde, kadınların emir vermeye olan merakından ve emir verirken ne kadar zalim olduklarından sanırım, hizmetçiler bazen oldukça güç koşullarda çalışıyordu.
Hep “Kendine ait bir oda”sı olsun isteyen Virginia Woolf da, yaklaşık yedi hizmetçinin olduğu bir evde büyüdüğünden, emir-komuta zincirini layıkıyla gözlemlemişti. Hatta bu bu kadar hizmetçiyle yaşadığından olacak, kendi hayatını ona bir yardımcı olmadan idare edemeyecek duruma gelmişti. Hizmetçileri doğal hayatın bir parçası olarak hissettiğinden olacak, onları romanlarında betimlediğinde, günlüğünde yazdığında, genellikle aptal, mantıksız, eğitilmeye muhtaç varlıklar olarak göstermişti.
Zamanla, “laf anlamaz” ve inatçı hizmetçileriyle öfkeli kavgalar yapmaktansa, onlara emirlerini yazılı vermeye başlamıştı.
Virginia Woolf, yıllar ilerledikçe kendi işini kendi yapmayı öğrenip, hatta yemek pişirmeyi de kıvırmaya başlayınca, belki de hayatında ilk kez “özgürlüğüne gerçekten kavuşmuş” hissetti. Çünkü hizmetçiler, onun özgürlüğünü kısıtlıyordu. Oysa kocası Lenoard, daha orta sınıf bir aileden geldiğinden, hizmetçilere kötü davranmaya akıl erdiremiyordu.
İkinci dünya savaşı sürerken, ilk turtasını yaptı Virginia Woolf ve bu duruma “çocuk gibi sevindi.” Özellikle uzun dönemdeki hizmetçisi Nelly Boxall ile ilişkisi oldukça gelgitliydi. İhtiyacı olduğunda ameliyat parasını karşıladığı hizmetçisine en ağır davranış biçimini sergilemekten de geri kalmıyordu, bir yandan da onsuz yapamadığı gerçeği, Virginia Woolf’un çalışanlar, işçiler hakkındaki fikirlerini belirliyordu.
Yine de, tarih gelip öyle bir noktaya dayandı ki, sonunda Virginia Woolf tüm dünyada kadın hakları savunucularının, feministlerin en önemli bayraktarlarından, simgelerinden biri oldu. Oysa yazarın kendi evinde, rüzgar farklı esiyordu.
✪
“Tabii ben biraz dar kafalıyım bu konuda.” asla öyle bir imada bulunmamıştım, sadece yazınızla ilgili bir bilgimi paylaştım. son cümlede “sonradan bayraktar oldu diye” eklemedim, orda virgül eksikliğinden kaynaklanan bir vurgu hatası olmuş. doğrusu: “Bu (yani ‘hizmetçim de benimle eşittir, eşit olmalıdır’ düşüncesi), erkeğe baş kaldırabilmiş ikinci dönem feministlerinin, daha bilinçli bir derdidir.” demek istemiştim. yoksa yazıdaki saptamalarla bir derdim yok, evet v. woolf kendisi dışındaki tüm kadınlara karşı bencilce davranmış bir kadın(mış).
Tabii ben biraz dar kafalıyım bu konuda. Benim için feministler, dalga dalga olsalar da neticede hepsi birdir.
İlgi görsün diye ilk cümlede öyle demişiz ama son cümlede de sonradan bayraktar oldu diye eklemişiz sanırım.
Benim asıl ilgimi çeken Virginia’nın kişisel sıkıntılarıydı. Yazdıklarının nereden ortaya çıktığını araştırma kaygısıydı. Ama çatıdaki deli kadın olmama çabası, kuşkusuz ki takdire şayandır, zamanının ötesindedir.
Şimdi bu noktada şöyle bir yorumda bulunmak istiyorum sayın Barış Y. izninizle. Feminizmin tarihsel gelişimine baktığımızda, sonradan ‘ilk dönem hareketleri’ olarak adlandırılan yıllara denk gelen bir isimdir Virginia Woolf ve aslında tüm kadınlar özgürleşsin gibi ‘sosyalist’ ve eşitlikçi bir kaygısı yoktur. Zira ilk feministler olarak adlandırdığımız kadınlar öncellikle erkek baskısına karşı bireysel seslerini duyurmaya, evdeki tıkılı kalma, çatıdaki deli kadın olma (mad woman in the attic) halini yıkmaya, yırtmaya çalışmışlardır. Bu yüzden feminist olduğundan aslında pek haberi de olmayan Virginia’nın diğer kadınlara da özgürlük ve eşitlik gibi bir derdi ve kaygısı yoktur kafasında. Bu erkeğe baş kaldırabilmiş ikinci dönem feministlerinin daha bilinçli bir derdidir. diyerekten sözlerimi nacizane noktalarım. saygılarımla.