Bazıları 14. Louis’nin sözünü değiştirip bize sunacaklar: Devrim biziz! Bazıları takvime bakıp size bir ay ve bir gün söyleyecekler; daha başkaları ise işin alfabesini anlatmaya kalkacaklar. Ama eğer alfabeyi geçip de hecelere gelmişsek, cevap şöyle olacaktır:
İki ölü, karanlık yıldız kulakları sağır eden bir patırtıyla çarpışır, yeni bir yıldız yaratırlar: Devrim budur. Bir molekül yörüngesinden fırlayarak komşu atomların evrenine girer ve yeni bir kimyasal element doğurur: Devrim budur. Lobaşevski tek bir kitapla bin yıllık Eukleides evreninin duvarlarını çatlatır ve sayısız Eukleides dışı uzayın yolunu açar: Devrim budur.
Devrim her yerde, her şeydedir. Sınırsızdır. En son devrim, en son sayı yoktur. Toplumsal devrim sınırsız sayıdaki sayılardan yalnızca biridir; devrim yasası toplumsal bir yasa değil,çok daha büyük bir yasadır. Kozmik, evrensel bir yasadır – tıpkı enerjinin sakınımı ve enerjinin dağılıp kaybolması ( entropi ) yasaları gibi…
… Devrim yasası kızıldır, ateşlidir, ölümcüldür; ancak bu ölüm yeni yaşamın, yeni bir yıldızın doğması anlamına gelir. Entropi yasası ise buz mavisidir; gezegenler arasındaki soğuk sonsuzluklar gibi. Alev, kırmızdan düzenli, ılık bir pembeye döner; artık ölümcül değil, rahattır. Güneş, yaşlanıp bir gezegen olur; üzerine otoyollar, dükkanlar, yataklar, fahişeler ve zindanlar yerleşir: Yasa bu. Ve eğer gezegen gençliğine geri döndürülecekse ateşe verilmeli, evrimin arızasız yolundan çıkarılmalıdır: Yasa bu.
Yevgeni Zamyatin
Edebiyat, Devrim, Entropi ve Başka Meseleler ✪