12 Eylül günleriydi. Birkaç gün Sansaryan Han’da kalmıştım, sonra bırakmışlardı.
O günlerde, kılık kıyafeti şüphe uyandıran, açık kahve rengi elbiseli bir delikanlı bizim sokağın önünden arada bir geçmeye başlamıştı.
Bir gün, öğle üzeri şimdi ne olduğunu hatırlayamadığım bir şeyi almak için bizim daireye gittim. Bir de baktım kapı açık! Şlk aklıma gelen polisler oldu. “Acaba içeri almak için mi?”
Aydın Emeç sağdı, onu aradım telefonda, belki bir bilgi alırım diye. Aydın yoktu. Salonda dolaşırken birden hep aynı yerde duran müzik setinin yerinde olmadığını gördüm. Yatak odasına baktım: Evin içi darmadağın edilmiş, bir iki mücevher ortadan yok olmuştu.
Bendeki sevinci görecektiniz!
Kendi kendime gülüyor, “Hay Allah! Hırsızmış yahu! Hırsızmış yahu!”diye dolaşıyordum.
Hiçbir insan, evine hırsız girip bir şeyler çaldığı zaman benim kadar sevinmemiştir!
Fethi Naci – Dünya Bir Gölgeliktir
✪