Avam Kahvesi’nde 1991’de kaybettiğimiz Adnan Koyun’u, bilinen adıyla Yadigâr Ejder’i, yakın zamanda hakkında Nirengi Kitap’tan yayımlanan Bir Yadigar Ejder Kitabı vesilesiyle anıyor ve yazar Erhan Tuncer’le sohbet ediyoruz.
Ejder’in Türkiye sinema tarihindeki kendine has yeri, imgesel varlığı, bilinmeyen kişisel tarihi, star rejiminin karakter oyuncuları, fügüranlar ve bilumum sektör emekçileri üzerindeki baskısı ve hikâyenin gerisi… Ama aslolan konunun gidebileceği her yerin ötesinde, öteden beri yapılageldiği gibi Yadigâr Ejder’i bir sinema tarihi okuması için veri olarak da indirgemeden, yani onu kendi yaşam öyküsünde de, vahşi film endüstrisinin günah çıkarma VTR’lerinde bir “figüran”a dönüştürmeden duyabilmek. Kitabın yazarı Tuncer’in kendi sözleriyle:
“Niye mi sinemamızın karakter oyuncularını anlatıyorum? Çünkü Sait Faik’i çok seviyorum. Ben de ‘diğerlerinin’ peşindeyim. Ben de Orhan Veli’nin Süleyman Efendi’si gibi, sinemamızın ‘kendi gidip adı yâdigar kalan’ karakter oyuncularının hikâyesini arıyorum. Birçoklarının ‘figüran’ diyerek köşeye attığı, o birbirinden kıymetli sinema emekçilerinin hikâyelerini, emeklerini arıyorum.” ✪
