Güneş doğudan doğar ve ilk Japonlar’ın kafasına vurur. Güneşin en güçlü halini yedikleri için onların kafası bizden çok farklı çalışır ve bu nedenledir ki türlü gariplikler orada gün yüzüne çıkar. Böyle bir yerde sinema sektörü normal kalamazdı; kalmadı da haliyle.
En garip kısa filmlere imza atan Sogo Ishii, hem karizması, hem de film seçiciliği bakımından Japonya’nın Johnny Depp’i olan Tadanobu Asano‘yu da yanına alıp kısadan halli, uzundan eksikce bir film yapmış. Unutulmaya yüz tutan Japon siberpunk sinemasının nadide bir örneği olan filmin adı Electric Dragon 80.000 V…
Bir kaza sonucunda yüksek voltaja kapılan bir çocuğun beyninde, tarih öncesi çağlardan kalma hayvani içgüdüler uyanır. Bu dakikadan sonra o çocuk artık Dragon-eye Morrison’dur. Şu zalim dünyada onu sakinleştiren tek şey ise elektro gitarıdır. (Demek oluyor ki, bol distorsiyonlu ve gürültülü bir gitar sesi duyuyorsak şikayet etmemeliyiz, aksine Morrison’un sakin olduğunu düşünüp rahat nefes almalıyız.)
Günleri, gitar çalarak ve -elektrik faturasını ödeyebilmek için- kayıp evcil kertenkeleleri aramakla geçerken bir gün karşısına birisi çıkar ve bütün huzuru bozulur. Karşısına çıkan bu kişi 20 milyon volt gücündeki Thunderbolt Buddha‘dan başkası değildir…
İzledikten sonra ya hayranı olacaksınız, ya da kaybettiğinizi düşündüğünüz 55 dakikadan dolayı bana küfürler yağdıracaksınız, arasına rastlamadım henüz. Fragmanını izleyip buna karar verebilirsiniz.
✪