Önleyici hizmetler büro amirlikleri puan cetveli

Devletler, tıpkı neokapitalist toplumlardaki bireyler gibi, çıkar ilişkileri üzerine kurulu sistemlerdir. Çıkarlarını korumasına dair refleksi güçlü olan devletler, güce ihtiyaç duyarlar. İç ve dış mihraklara karşı toplumsal desteği propaganda araçlarıyla elde ettikten ve gücü artırıp kendi ağırlığını yükseltmek için gerekli sermayeyi yine toplumdan aldıktan sonra, devletin çıkarlarını korumada en doğrudan aracısı olan kolluk kuvvetlerine yayar. İsmini, Birleşmiş Milletler’de ulusların nefsi müdafaa haklarının yer aldığı tüzüğü değiştiren ve Irak’a saldırının nedenlerini “Önleyici ve Önalıcı Savaş” diye açıklayıp ABD çıkarları hariç hiçbir farklılığı tanımayan, insani ve hukuki anlayışı yerle bir eden Bush Doktrini’nden alan Önleyici Hizmetler’in, “çalışanlarına motivasyon” sağlamak için başka bir
Ocak '12

Devletler, tıpkı neokapitalist toplumlardaki bireyler gibi, çıkar ilişkileri üzerine kurulu sistemlerdir. Çıkarlarını korumasına dair refleksi güçlü olan devletler, güce ihtiyaç duyarlar. İç ve dış mihraklara karşı toplumsal desteği propaganda araçlarıyla elde ettikten ve gücü artırıp kendi ağırlığını yükseltmek için gerekli sermayeyi yine toplumdan aldıktan sonra, devletin çıkarlarını korumada en doğrudan aracısı olan kolluk kuvvetlerine yayar.

İsmini, Birleşmiş Milletler’de ulusların nefsi müdafaa haklarının yer aldığı tüzüğü değiştiren ve Irak’a saldırının nedenlerini “Önleyici ve Önalıcı Savaş” diye açıklayıp ABD çıkarları hariç hiçbir farklılığı tanımayan, insani ve hukuki anlayışı yerle bir eden Bush Doktrini’nden alan Önleyici Hizmetler’in, “çalışanlarına motivasyon” sağlamak için başka bir sistemi düşünmesini düşünmek saçmaydı belki de.

Hugo Grotius, 1625’de “Bireyin doğal hakları hiçbir kaygıya feda edilemez. Devlet düzeni oluştururken dahi doğal haklar sınırlanamaz” demişti ve modern devletler hukukunun temelini oluşturmuştu.

Türk Polisi 2012’de, duvara asılan puan tablolarıyla “geniş suda olta atarız, tutturduğumuzu yakalarız” diyerek, bireyin en doğal haklarını puan tabloları sonunda elde edecekleri avantajlarıyla çakıştırıyorlar. Ne de olsa bazı bireylerin çıkarları devletlerin çıkarlarıyla tam örtüşür(!) Ya da tam tersi.

Konuyla ilgili, puan tablosunu sosyal medyadaki hesabından gördüğümüz Emre Bilgili’nin de görüşünü aldık.

[sws_grey_box box_size=”630″] Kabahatler kanunu adı altında sokakta yürürken, parkta otururken, cafede arkadaşlarınızla çay kahve içerken hatta tam evinin önünde bile travesti ve transseksüellere kesilen 69 liralık cezaların hiç gündeme gelmediği, kimselerin bahsetmeye değer görmediği bir ülke burası.

Bu ülkede LGBT olmanız kabahatler kanununa göre suç. Sokakta dolaşamazsanız. Dolaşırsanız 69 liralık cezayı öder, polisinize de 20 puan bonus kazandırırsınız.

Önleyici Hizmetler Büro Amirliği Bonus Sistemi’ne göre molotofun cinayetten, uyuşturucudan daha yüksek puanlar aldığı bir ülke ayrıca. Hırsızlıktan tutuklama olursa +250 bonus daha var, ancak cinayetten tutuklama olursa bonus yok. O zaman neden tutuklayalım katili? Travesti toplayıp puan kazanmak varken, kim koşacak katil peşinde?

Tabloya bakınca net anlayabiliyorsunuz nasıl bir ülkede olduğunuzu. Bizim bilmediğimiz bir de “bilinen bayan“lar var bu ülkede. Onlar biliyor ve biz bilmiyoruz. Eminim siz de şunu hatırlamışsınızdır:

“Komiserin biri sevgilisini almış, arabayla gezerken telsizden bir anons gelir: Bilmem kaç – merkez, bilmem ne mevkiinde yol kenarında üç tane orospu var. Sevgilisiyle gezen komiser amca bozulmuş tabii, oğlum bu nasıl anons, terbiyeli olun biraz, siz “malum kadın” deyin biz anlarız, demiş. Aradan biraz zaman geçmiş, telsizden yeni bir anons gelmiş: Komserim malum kadınlar orospu değilmiş. Tamam.”

Birileri çıkıp da o “bilinen bayan”ı açıklar mı bilmiyorum. Ancak şu tabloya bakarsak polis Süper Mario, biz de onun toplamaya çalıştığı altınlar olmuşuz. Ne kadar altın o kadar bonus! ✪

Önceki

Arılar meseli ve bir makro

Sonraki

Sen de başkasın, nefretme!*