Açık mikrofon

Trt 2’de eskiden Beyaz Perde diye bir program vardı. Bir hafta önce vizyona girmiş olan filmleri değerlendirirlerdi. Uzun süre sonra vizyona girmiş olan bir Hint filmiyle ilgili “Biz hala Avare’de kalmışız,” gibi bir özeleştiride bulunmuşlardı. Ben de geçenlerde Bkm Mutfak Sahne’de Açık Mikrofon’daki arkadaşları seyrederken benzer bir tepki verdim. Bugün stand up deyince akla gelen ilk isim belli. Kıyaslamak gibi bir saçmalığa girişmek istemiyorum ama işin bir de böyle bir tarafı varmış ki tadından yenmiyor. Beklediğinizden daha fazla keyif alacağınızı garanti ederim. Kenarda bekleyen bir denetleme kurulunun olmaması sadece belden aşağısı dizden yukarısı için değil politik olarak da rahatlık sağlıyor.
Eylül '15

Trt 2’de eskiden Beyaz Perde diye bir program vardı. Bir hafta önce vizyona girmiş olan filmleri değerlendirirlerdi. Uzun süre sonra vizyona girmiş olan bir Hint filmiyle ilgili “Biz hala Avare’de kalmışız,” gibi bir özeleştiride bulunmuşlardı. Ben de geçenlerde Bkm Mutfak Sahne’de Açık Mikrofon’daki arkadaşları seyrederken benzer bir tepki verdim. Bugün stand up deyince akla gelen ilk isim belli. Kıyaslamak gibi bir saçmalığa girişmek istemiyorum ama işin bir de böyle bir tarafı varmış ki tadından yenmiyor. Beklediğinizden daha fazla keyif alacağınızı garanti ederim. Kenarda bekleyen bir denetleme kurulunun olmaması sadece belden aşağısı dizden yukarısı için değil politik olarak da rahatlık sağlıyor. “Burada biz bizeyiz” havasında geçiyor gösteriler.

Sunucu Mustafa Gürbüz’ün altını çizdiği bir yerin üstünden geçmek istiyorum ben de. “Biz bunu İstanbul’da, Beşiktaş’ta, Bkm çatısı altında yapıyoruz,” dedi ve daha fazla yerde yapmak istediklerini belirtti. Yanılmıyorsam İzmir’de çıktıkları bir gösteriden ve aldıkları acınası tepkiden söz etti. Buradan mekân sahiplerine mi yoksa organizatörlere mi seslenmek gerekir, bilmiyorum ama bu tarz şeyler daha çok yapılsa, daha fazla yerde daha fazla kişiye ulaşılsa ve buna paralel olarak bölünmeden çoğalsalar ne güzel olurdu diye düşündüm. İlgililere duyurulur.

Gösteri iki perdeden oluşuyor. Sekiz komedyen sekiz-on dakika kadar sahnede kalıp hünerlerini sergiliyor. Kemik kadro haricinde kısmen amatör diyebileceğimiz bir iki kişiye de şans tanınıyor. Hevesliyseniz, şansınızı denemek istiyorsanız Murat Gençoğlu ile görüşmeniz gerekiyor. Açık Mikrofon’un kurucusuymuş kendisi. Gaziosmanpaşalı olup Koç’ta burslu okumanın yarattığı travmalardan söz ediyor sahnede (sunucunun yalancısıyım). Boş esprisi neredeyse yok. Epey eğlendiriyor seyircileri.

Deniz Alnıtemiz’in nasıl bir piç olduğunu Moral Bozukluğu ve 31’den bilenler biliyordur. Sahnede mutlaka seyredilmesi gerektiğini düşünüyorum. Görmeyen, duymayan, bilmeyen varsa Tedx 2013 ve 2014’teki sunumlarını tavsiye edebilirim.

Deniz Özturhan az sayıdaki kadın komedyenden birisi. Aynı zamanda Kim Lan Bu Hayatımın Erkeği blogunun sahibesi. (Ayşe Kilimci tarafından derlenen Kadından Sakıncalı kitabında da Viran Gönüller Kahvesi diye sert bir öyküsü var.) İzlerken “Bunun gibi birkaç tane daha lazım,” diye düşünmeden edemiyor insan. Kendisini sahnenin önündeki masalardan izlerseniz suratınıza külot yiyebilme ihtimaliniz var, benden söylemesi!

Caner Omur gösterisini gitarıyla birlikte yapıyor, seyircilerden aldığı kelimelerle doğaçlama şarkı söylüyor. Çok komik şeyler çıkıyor ortaya. Sonra bir de dinli bir şarkı patlatıyor ki sormayın gitsin.

Doğu Demirkol’u şu meşhur Şakirt Detected vidyosundan hatırlayabilirsiniz. Yetenek Sizsiniz tecrübesi de varmış kendisinin. Youtube’dan birkaç vidyosuna baktım, sahnede kesinlikle daha komik olduğunu söyleyebilirim.

Yusuf Altıntaş’ın Türkiye’nin doğusu ile batısını sentezlediği hikâyeleri pek komik. Ekibin en kıçı kurtlusu olabilir, yerinde duramıyor sahnede.

Utku Ergin’in youtube yorumculuğu üzerine hedefi on ikiden vuran tespitleri var.

Tutan, çok kahkaha alan bir esprinin sonraki gösteride belki değişen seyirci kitlesinden, belki de tekrar gelenlerin doygunluğundan dolayı beklenilen tepkiyi vermemeleri sahnedekileri kamçılayacaktır, kamçılıyordur, kamçılamalıdır diye düşünüyorum. Ayrıca komedyenlerin bu gibi durumlarda bekledikleri geri dönüşü alamadıklarını belirtmelerini samimi buluyorum. Çaktırmayıp devam etmek de bir şeydir belki ama “Burada gülmeniz gerekiyordu,” diye altyazı geçmek de fena bir şey değil.

Hep öyle midir bilmiyorum ama Mustafa’nın sözünü sakınmadığını gördüm. Sonra sahneye çıkanlar da sunucuya aynı damardan sallayınca James Franco Taşlaması geldi aklıma. Büyük ihtimalle izleyenler vardır aralarında ama yoksa da haddim olmayarak böyle bir tavsiyede bulunayım. (Stand up dünyasıyla alakalı Lenny ve The King of Comedy filmleri de geldi şimdi aklıma.)

Açık Mikrofon her Çarşamba saat 21:00’da Bkm Mutfak Sahne’de. Biletleri Biletix’ten veya kapıdan alabilirsiniz. Kıçınızın rahatına düşkünseniz erkenden yer kapmanız tavsiye olunur.

Beklentiyi yükseltmek gibi olmasın ama beklediğinizden daha fazla güleceğinizi garanti ediyorum. Gidin, görün. Mekân sahibiyseniz alıcı gözle bakarsınız, sahneye çıkmak gibi bir niyetiniz varsa ortamı falan yoklarsınız. Sebep ne olursa olsun epey eğlenmiş olarak ayrılırsınız oradan. Hatta kalabalıkta alkışı başlatan kişi olmuşken bile yakalayabilirsiniz kendinizi.

Yazıyı bana ait olmayan (kime ait olduğunu da bilmiyorum, çoktan anonimleşmiştir herhalde) ama şaka denilince aklıma ilk gelen şey ile bitirmek istiyorum: Trabzon’da bir mezarlığa helikopter düşmüş. Enkazdan dört yüz ceset çıkarmışlar!

  ✪

Önceki

Erkut Terliksiz – Canavar Terbiyecisi

Sonraki

Engelbert Kievernagel: Hiçbir şey olmak istemiyorum, kesinlikle hiçbirşey