Terliksiz, eserlerinde tekinsiz ve tuhaf olanı masallardan ödünç aldığı çocuksu ve naif karakterlerle anlatıyor. Sanatçı, çizgi filmleri anımsatan resimlerinde, fantastik ve mitolojik canlılarla tasvir edilen karakterlerle bilindik öyküleri masal kontekstinden çıkarıp bilinçaltının dışavurumuna dönüştürüyor. Erkut Terliksiz kendine has hikaye anlatıcılığıyla, masallarda fantastik öğelerle kurgulanan korku, ibret ve tedbirsizlik motiflerini günümüz insanına uyarlıyor.
CerModern’de ilk kez sergilenecek “Canavar Terbiyecisi” serisi aynı zamanda sergiye ismini veriyor. Seri, Terliksiz’in son kişisel sergisi “Hunger”dan bu yana geçen zamanda meydana gelen güncel olayların kendine has metaforlarla tasvir ettiği işlerden oluşuyor.
Üç eserden oluşan seride, özel alanları insanlar tarafından farklı şekillerde ihlal edilmiş hayvanlar görüyoruz. Alevler içindeki eşeğin, geleneksel olarak güzel kabul edilen gözlerindeki hayal kırıklığı vurgusunun altı, insansı bir mimikle çizilmiş. Elinde kopmuş kuyruğunu taşıyan tilki ise yine insana has bir ifadeyle toz pembe çiçeklerin arasında failini arıyor. Serinin üçüncü resminde ise seyirci bir nevi suç üstüne şahit oluyor, müdahale henüz olmamış ancak her an olabilir. Başına gelebileceklerin endişesiyle temkinli bir bekleyiş içindeki panter ve elinde meşalesiyle az önce onun alanına girmiş bir insan…
Terliksiz eserlerindeki metafor kullanımının matematiğini Neil McWilliam’ın, “Sanat ve Ütopya” kitabından şu alıntıyla açıklıyor: “(…) metafor, imkanların hem önünü açan hem de kapalı tutan bir araç olarak değerlendirilir. Hayal gücüne imgenin şifresini çözerken anlamı çoğaltma imkanı verir, ama aynı zamanda, sanatçının figüratif dilini çözecek yetenekte olmayanlara karşı anlamı korur. Metafor, “sağduyulu” rasyonalizmin kısıtlarından kurtulmuş hayal gücünün özgür atılımlarını kışkırtırken, aynı zamanda hayal gücünün barındırdığı bilgeliği, böyle atılımlar yapamayanlardan koruyan bir muhafız işlevi görür.”
✪