Bir tarihçi olarak başlangıçtan şimdiye sinemanın serüvenine eğildiğinizde, sinemayı var eden dinamiğin insanın evrensel benliğinin dışına taşmış bir aşırı gerçekçilik olduğunu görürsünüz.
Son yıllarda gelişim sürecinin çılgınlık dozunu arttıran teknoloji, aynı zamanda ekonomik bir sektör olan sinemanın imalat ve tüketim çemberini çok geniş bir
Sinemanın sunduğu dünya, edebi metinlerdeki gibi tamamen sözsel ve kurgusal, resimdeki gibi sadece renksel, müzikteki gibi yalnızca armonik, sessel öğeleri taşımaz. Onu