–Roberta Davenport’a– Posta kutusu kâinattaki en gereksiz üç beş eşyadan biridir eğer zaman bir kocakarı huysuzluğuyla beklentilerinize karşı suratını asmaya devam ediyorsa.
Öykü: Özkan Şahin - Desen: Onur Özer
uyandığımda yanıma uzanmış bana bakıyorlardı, biri gülümsüyor diğerinin yanağı ıslak. ayakları ayağıma dokunuyor, hızlı hızlı nefes alıyorlar. tam yatağıma düşmüş denizkızları, biri
Genellikle yaşam istediklerimizi sunmaz ya bize… Yaşam işte fırsat bulur bulmaz yapar hınzırlığını. Dikkat edin hayat demiyorum. Hayat kelimesinde insana dair bütün
yüzüyüzümeyansıyıpvücudageliyortümesmerliğimleaynada binyılönceölmüştüyanımdaoturanyidişkadını birortaçağkentigibiyapayalnız tümsarışınlığıylauzanmıştı boynuveensesivegözleri inlediyavaşça bedeni indi aya ah ! o sarı ipince hayalisaçları vegroteskisyangibi ayaklananvücudugeriliyoraltımda rüzgarınçıkardığııslıksesinekapılıpağzıyla öpüyorhersantimetrekaremibinyılöncedoğmuşyidişkadını sesisesimekarışıpbozukparagibiçınlıyorıssızlığımızınsarışınlığında ✪
Orta sınıfa ait bir kızdı, her sabah perdeler ile kapanmaya dair oyunlar oynayan. yüzünde hiç güneş batmayacak demeye getiren bir gülümseme taşırdı.
masal değil bu, misal: mis’al, bir dağ yamacında akıp giden yaşamın farkında (olmadan?), kendi yolunda yürüyen bir insandan mutlusu var mıdır? diyorsunuz,
kapı çaldı. açmadım. canım sadece su içmek istiyordu, bir de dünya kadar yaşlı olduğunu sandığım alt komşu gülünce irkiliyorum. kapı bir daha