Algernon Blackwood'un BBC ile yaptığı Gooseflesh başlıklı bu söyleşi THE LURE OF THE UNKNOWN, Essays on the Strange kitabında yer alıyor. İnsanın dehşete düşme yetisini nasıl hatırlamadığına dair şerh düşmek
1978 kışında İtalyan gazeteci Serena Vitale, Viktor Şklovksi'yi Moskova'daki evinde bir hafta ziyaret eder. O yıl Rusya'da tarihte eşi nadir görülmüş bir soğuk olduğu söylenir. Her sabah, Vitale apartman kapısında
–Roberta Davenport’a– Posta kutusu kâinattaki en gereksiz üç beş eşyadan biridir eğer zaman bir kocakarı huysuzluğuyla beklentilerinize karşı suratını asmaya devam ediyorsa.
Belarus müzisyen Vasil Maronau, Futuristika'ya post rock projesi Moya, Godspeed You! Black Emperor ve Dvorak hakkında birşeyler anlattı. Hayat garip, Belarus'ta ve
Alman Romantikleri modern Avrupa’nın akılcılığını boş, eklenti, yapay ve hatta bazen onursuzca görüyorlardı. Onlar şahsın yapıcı özünü usunda ve tasarımcılığında değil, şahsın
Dig, Lazarus Dig!!! onu bunu saymazsak Nick Cave & Bad Seeds'in ondördüncü albümü. 3 Mart'ta yayınlanacak albümü, sızmış albümler dahilinde dinledik, iyi
Günümüz fotoğraf sanatının bohem isimlerinden Josef Koudelka'nın fotoğraflarında dikkati çeken en belirgin özellik, betimlenen an'ların "hazırlanmış" mekanlarda "belirlenmiş" kişilerce olmaması. Tıpkı gündelik
Superman’i sevenler hep uçmayı düşler. Bazen uçmak ve yükseklere çıkmak gerçek anlamıyla olmasa da gerçekleşir. Ali Abaday, Superman'in lanetini ilk yaşayan kişi